Sporun her branşına uyarlanabilecek hatta gündelik hayatta sporla ilgili ilgisiz insanların ufkunu derineleştirebilecek harika bir bakış açısı.
Daum mağlubiyetin vermiş olduğu ruhsal çöküntünün de nasıl ele alınması gerektiğini Beşiktaş’ın başındayken kaybetmiş olduğu bir maçın ardından verdigi röportajda şu şekilde aktarmıştı:
“Bu maçın üzüntüsünü bu akşam takım olarak doya doya yaşayacağız. Taraftarlarımız da üzülsün. Çünkü bu insani bir durum. Bu duyguyu yaşamalıyız ki daha sonra üstesinden gelebilelim.”
“Ama yarın sabahtan itibaren yeni bir gün başlıyor ve biz insani bir duygu olan üzüntüyü yaşamış ve ekipçe üstesinden gelmiş olarak bir sonraki maçın hazırlıklarına en güçlü şekilde başlıyor olacağız.”
Tabii ki mağlubiyet kimsenin istediği bir şey değil. Kimse “Aman ne güzel oldu da kaybettik, şimdi bir sürü şey öğreneceğiz.” diye bakmıyor hayata. Ama Daum burada mağlubiyetin de sporun bir parçası olduğunu hatırlatıp, bunu önce kabul etmemiz gerektiğini ama aynı zamanda da bu mağlubiyetlerin sonrasında ne yaparak kazanımlar elde edebileceğimiz konusunda bize usta işi bir ders veriyor.
Daum’un bu röportajını ilk duydugumda sene tahmin ediyorum 1993 veya 1994’tü ve ben de o zamanlar altyapıda sutopu oynayan bir sporcuydum. Daum’un bu realist bakış açısı özellikle o dönemde benim de içinde bulunduğum mağlubiyet / galibiyet, başarı / başarısızlık gibi durumlarda bana çok önemli bir yol gösterici olmuştu ve bugün de hayatta yaşamakta oldugum iniş ve çıkışlarda bana hala önemli bir yol gösterici olmaya devam ediyor.
Türkiye'de Beşiktaş, Fenerbahçe ve Bursaspor'da görev alan, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Alman teknik adamın cenazesi 12 Eylül 2024 tarihinde efsane olduğu Köln takımının Rhein Energie Stadyumu’ndan kaldırılacak.