Çok garip bir sezon...

Abone Ol

Türk futbol yöneticileri adına utanılacak bir sezonu geride bırakmaya sadece 1 hafta kaldı. Tüm takım taraftarları etiyle kemiğiyle nefret ederek futbol karşılaşması izliyorlar. Önceki sezonlara kıyasla bu sezon, kulüp başkanlarının şovlarını daha fazla izler olduk. Bazı futbolcuların kendi taraftarlarına yaranma çabaları, çocuksu hareketleri ve değişik üslupları başta kendilerine sonra da ülke futboluna iyice zarar verir hale geldi. Avrupa futbolu Arda Güler, Kenan Yıldız ve Orkun Kökçü gibi isimleri gıpta ile izlerken vasıfsız futbolcuların ülkemizde kalması insanın içini acıtıyor.

İnanın dostlar, derbiyi izlerken bir yandan Real Madrid maçını takip ettim. Kıskançlık seviyesine çıktım ve uzunca düşündüm. Villareal – Real Madrid maçının derbi maçından daha kaliteli olması yüreğimizi burktu.

Bir yandan şampiyon olamamış ancak ezeli rakibini yenmiş kulüp yöneticileri stadyuma baskın veriyor, diğer yandan taraftara yaranmak isteyen 2-3 tane meczup topçu gereksiz kavga ediyor. Başkan kendi ekip arkadaşının boğazına yapışıyor. Diğer kulüp başkanı ‘’Gelsinler buradayız’’ diyor. Bende bir an kendime sordum, biz ne izliyoruz ?

ÖNCE SAYGI DUYACAKSINIZ ! (Hem de 10 Kişi)

Kim ne derse desin önce İsmail Kartal’ı derbi galibiyetinden dolayı tebrik etmek gerekiyor. Daha adam sezonu bitirmeden hemen Mourinho getirme çabasına girişildi. Neredeyse kulüp tarihinin en başarılı sezonlarından birisi olmaya yakınken ve henüz tamamlanmamışken, deplasmanda ‘’çok iyi’’ diye övdüğümüz Galatasaray’ı mağlup eden bir takımın hocasından bahsediyoruz.

Bununla da bitmiyor ;

- Fenerbahçeli taraftarların 1 hafta bile olsa en az 5 sezonluk streslerini atmalarını sağladı. (Hem de 10 Kişi)

-Galatasaray’ın son 3-4 sezondur kurduğu psikolojik üstünlüğü yıktı. (Hem de 10 Kişi)

-Ezeli rakibine mağlup olmayıp, hem önünde kupa kaldırılmasını önledi hem de kendi şansını 1 hafta öteye taşıdı. (Hem de 10 Kişi)

-Fenerbahçenin evladı gibi davrandı, eleştirilere kulağını tıkadı ve işini yaptı. (Hem de 10 Kişi)

-Jorge Jesus hakkında tek eleştiri yapamayan yorumcu tayfa kendi evladı henüz görevindeyken Jose Mourinho övmeye başladı, ağızlarına tıktı. (Hem de 10 Kişi)

Eleştirilecek bir şey yapmadı mı yaptı elbette. Koskoca Fenerbahçe camiasına bazı maçlar özelinde korkak bir futbol izlettirdi. Sürekli kendisini diğer hocalar ile kıyaslayıp saygı duyulmasını bekledi ve dile getirdi. Neticede derbi galibiyeti ile anladığı en büyük şey saygının istenen bir şey değil kazanılan bir şey olduğudur sanırım. İsmail Kartal’a saygı duyacaksınız hepsi bu.

DOĞRU MU YANİ BU YAPILANLAR ?

Amigo mu yoksa futbolcu mu olacak dediğimiz bazı futbolcular artık eski moda yöntemlerin bittiğini sanırım anlamadılar. Bunca zamandır formasını giydiği takımların efsane kaptanlarını sadece ‘’taklit’’ etmekle yetinen acınası bir haldeler. Öncelikle yapılan bu hareketler esasında tasvip etmediğimiz ancak derbi maçlarının doğasında olan hareketler ancak ;

Bu hareketleri yapabilmek için önce kendinizi sahada kabul ettirmeniz gerekecek. Siz genç yaşınızda daha ne futbol oynadığı belli olmayan tipler olarak kendinizi Volkan Demirel, Alex De Souza veya Lugano gibi isimlerle asla kıyaslamayın. Felipe Melo bir çok olayın içinde olurdu ve anlamsız cezalar alarak tüm taraftarları çıldırtırdı veya Lugano sürekli bir kavganın içerisindeydi ancak bu isimler futbolun hakkını da verirdi. Ben isim vermiyorum ancak zaten adres belli, o zaman soralım ;

Taraftarı salak falan mı zannediyorsun ?

Sadece kavga ederek seni gönüllerine alacaklar mı zannediyorsun ?

Böyle yaparak 10 sene sonra kulüp efsanelerinin arasına adının yazılacağını mı zannediyorsun ?

O zaman sana kötü bir haberim var sevgili kardeşim ama bunu 10 yıl sonra söyleyeceğim.

GALATASARAY TERS KÖŞE YAPTI…

Takım komple kötüydü ve zaten olağan bir sonuç gibi görünüyor. Başkanlık seçimlerinin bile etkilemediği kulüp neredeyse 90 dakika içerisinde bir kaosa sürüklendi. Tam olarak 2006 yılından beri bu travmayı yaşayan kulüp ilk defa tam tersini yaşatmak üzere. Maça baktığımızda perde arkasını bilmediğimiz bazı şeyler yaşandı diyebiliriz.

Örneğin bunca gündür forma giymeyen Wilfred Zaha ne oldu da birden sahaya atıldı ?

Sahaya girdiği andan itibaren en çok efor sarfeden futbolcu bence Zaha’ydı, madem bu kadar enerjik ve iyi durumdaydı neden daha önce oynatılmadı ?

Okan Hoca sezon boyu çok iyi performans sergiledi ancak bu sezon kendisine yazacak sadece ve sadece 2 maçı var. Bayern Münich karşılaşması ve bu son derbi. Oyuncu değişiklikleri gecikti, oyuna girenler tam etki edemedi. Barış Alper ile Derrick Köhn tam olarak ne yapmaya çalıştılar zaten onu da anlamadık. Icardi esasında haftalardır kötü performans sergiliyor ancak takımın çarkları çok iyi işlediği için son vuruşlar ile bu açığı kapatıyordu.

Kalan 1 haftada neler olur bilinmez ancak Türk futbolu yine değer kaybettiği 1 haftayı geride bıraktı. Ertesi günü birbirlerine dava üzerine dava açan 2 geçimsiz kardeşin kavgasını yıllardır izlemekten sıkıldık. Futbol izlemek istediğimizi de bu vesile ile bir kez daha iletmiş olalım. Futbolu seven dostlarıma (kendim de dahil) bir şarkı armağan etmek istiyorum. Bu şarkı yine de enayi gibi bu adamları ve bu futbolu izlediğimiz için tam bize göre ;

Yıllarca aynı rol, aynı perde 
Yıllarca aynı ev aynı yerde 
Sevdim de katlandım bunca derde 
Ama çok yanlıştı, 
Adı yanlış aşktı 
Ama suç hep bende (Şair burada bizim gibi enayilerden bahsediyor)

TANER