Basketbol haberleri: Turkish Airlines EuroLeague'de Panathinaikos ile şampiyonluk yaşayan Ergin Ataman, Rafine TV'de Merve Toy'a açıklamalarda bulundu. Ergin Ataman, hedefinin Galatasaray başkanlığı olduğunu açıklarken Fenerbahçe'yle yaşadığı gerginlikler hakkında da konuştu.

NBA oyuncuları Avrupa Şampiyonası’nda Milli Takım’a gelecek mi?

Ergin Ataman: Son olimpiyat elemelerinde zaten Furkan Korkmaz, Onuralp Bitim, Alperen, Ömer Faruk vardı. Bir tek Cedi affını istemişti. Daha geçen gün Alperen’le konuştum, çok heyecanlı, “abi işte kendimi çok iyi hissediyorum, önümüzdeki sene birlikte mutlaka şampiyon olacağız” diye kendisi bana bunu söyledi. Cedi, Filipinler’le oynadığımız maçta geldi takımı destekledi, takımla beraber oldu ki biz onları bu kampa davet etmedik. Çünkü şu an onların zaten oynama ihtimalleri yok, NBA izin vermiyor. Cedi ile konuştum o da Avrupa Şampiyonası için istekli. Diğer çocukların da, Ömer Faruk, Onuralp ve Furkan Korkmaz’ın da oynamak istediklerini biliyorum. Zaten geçen yıl oynadılar. Onun için önümüzdeki sene, çok ağır bir sakatlık, çok sıra dışı bir olay olmazsa hepsinin birden büyük bir heyecanla hedef doğrultusunda geleceğini düşünüyorum.

A Milli Basketbol Takımı, Avrupa Şampiyonası’nda şampiyon olabilir mi?

Ergin Ataman: Avrupa Şampiyonası’na 12 kişilik sağlam bir kadroyla katılma planımız var. Bunu gerçekleştirirsek de neden olmasın? Ben bu konuda çok iddialıyım, zaten şunu söylüyorum; bu kadar kazanılan kulüp düzeyindeki başarılardan sonra hedef olmayacaksa benim bu kadar yorgunluğun üzerine bir de yaz döneminde tam dinlenmem gereken dönemde bu emeği vermem hem bana zarar hem takıma zarar. Ortada ciddi bir kadro var, büyük bir hedef var, beklenti var, bunu da mutlaka karşılamak istiyorum. Çünkü şu ana kadar kariyerimde yapamadığım tek şey bu. Onun dışında kulüpler düzeyinde olabilecek en üst seviyeye geldim şu anda. Ama milli takıma karşı da bir sorumluluk hissediyorum. Onu da gerçekleştirmeye çalışacağım. 2025, burada kilit. 2025’te biz hedefimize ulaşırsak evet, daha sonra bir dünya şampiyonası var, olimpiyatlar olabilir, orayı kendime bir hedef olarak seçtim. Başaramazsam da artık “demek ki milli takımlar bize göre değil” diyeceğiz.

Başka Milli Takım çalıştırır mı?

Ergin Ataman: Ben kendi ülkem dışında herhangi bir milli takımda görev almayı düşünmüyorum. Kulüp takımı olabilir, global dünya içinde, işte gittik daha önce İtalya’da çalıştım Siena’da Bologna’da, şimdi Panathinaikos’ta. Ama başka bir ülkenin milli takımını çalıştırmayı düşünmüyorum.

Panathinaikos dönemi

Ergin Ataman: Bir kere son yıllarda ciddi sıkıntı içinde olan bir kulüptü, bu bir gerçek. Geçen sene 17. Olmuştu, 12 senedir final-four’a kalamıyordu. Ama büyük bir organizasyon vardı. İşte 6 kez daha öncesinde 13 yıl öncesinden başlamak kaydıyla geriğe gittiğin zaman 6 defa Euroleague şampiyonu olmuş bir takım, bir ekol, müthiş bir salon var, müthiş bir seyirci var ama seyirci tabi başarısız süreçlerden sonra uzaklaşmış salondan. Geçen sezon, bir önceki sezon 4-5 bin ortalamaya oynuyor hale gelmiş. Başkanla yaptığımız ilk toplantıda da, yani şunu biliyor insanlar; biz Ergin Ataman’ı buraya getiriyorsak sıra dışı bir olay olur. Onu da nerden biliyorlar, geçmişteki başarılara baktığınız zaman veyahut da benim kişiliğime, benim mücadeleci sürekli en yukarıyı isteyen tarzıma baktığın zaman… Başkan da beni transfer ederken zaten kafasında bu vardı. Bunun için beni oraya transfer etti. Bu tabi senin işini kolaylaştırıyor. Sen de diyorsun ki “e beni aldın ama ben tek başıma bu işi yapamam” O zaman kadroyu iyi kurmamız lazım. Bir önceki senenin loser kadrosunu neredeyse tamamını, 2 oyuncu dışında değiştirmemiz lazım ve buna yönetimi ikna etmek lazım. İşte oraları çok önemli, yönetimi ikna etmek... Burada en önemli şey başkanın sana yüzde 100 güvenmesi. Adam sana güveniyor, diyor ki "öyle dediyse öyle yapıyoruz” diyor. Ve ben sezon başında istediğim her şeyi yaptım, her türlü transferi yaptım. He tabi şu var bazı transferleri istersin rakam çok astronomik olur, 2. Sıraya, 3. Sıraya gidersin. Onun dışında da Giannakopoulos’un da aynen bana benzer o hırsı, azmi, kafaya koyması… Ben mesela açıkçası Sloukas’ı transfer edebileceğini düşünmüyordum. Bana sene başında söylüyorlardı “Sloukas’ı ister misin” diye, tabii ki isterim ama gülüyordum “nasıl alacağız” diye. Ama onu başardı mesela, Sloukas’ı almayı başardı. Çok önemli bir hamleydi o. Şimdi Ergin Ataman’ı aldığın zaman, iki defa Euroleague şampiyonu olmuş, Sloukas gibi rakibinin en önemli oyuncusu ve Euroleague’de son 5-6 sezondur sürekli final-four oynayan lider bir oyuncuyu aldığın zaman, Mathias Lessort gibi geçen sezon Partizan’ın en önemli uzununu aldığın zaman insanlar artık güven duymaya başlıyor. Ben de güven duymaya başlıyorum. Onun için dikkat edersen sezon başında ben hiçbir zaman şampiyon olacağız demedim. Euroleague şampiyonu olacağız demedim, Allah’ı var. Ama Yunanistan Ligi şampiyonu olacağız dedim. Çünkü kafama kestirmiştim yani, bir tane takım, diğer takımlar seviye olarak daha aşağıda. Olympiakos’u da allem eder kallem eder yener şampiyon oluruz diyordum ama Euroleague şampiyonluğunu açıkçası düşünmüyordum. Ama şunu düşünüyordum; bu takımı yeniden play-off’a sokma, işler iyi giderse final-four yapabilme ama yani Euroleague şampiyonluğunu sene başında düşünmüyordum. Ama sokaktaki insanlar bana sürekli “7 yıldız, 7 yıldız” diyordu. İlk başta ben onu da anlayamamıştım. Sonra bir sinyal çaktı ki burada 6 yıldız var formanın ambleminde. 7. Yıldız ne? Euroleague kupası, Yunan kupası değil. Herkes onu istiyor, herkes onu bekliyor. O şey var insanlarda, kulüpte öyle bir hava var. İnsanlar buna inanıyorlar. Ve aşama aşama bir anda işte seyirci inanmaya başladı, salon inanılmaz dolmaya başladı, oyunculara büyük bir inanç geldi. Sezon başından 1 ay sonra Kendrick Nunn gibi çok önemli bir transfer yaptık, orada bir eksiklik olduğunu gördük. O takıma çok iyi uyum sağladı ve aşama aşama giderek zorlu yollardan geçiyorsun. 41 maç sonunda şampiyon oluyorsun. Yani Euroleague şampiyonluğu öyle iki tur geç, çeyrek final, 10 maç – 12 maç – 15 maç – 20 maç değil. 41 maç oynuyorsun. 41 maç sonunda şampiyon oluyorsun.

NBA’e gider mi? – Giannis Antetokounmpo’nun final maçından sonra sözleri

Ergin Ataman: NBA basketbol sadece sonuca odaklı değil bir şov olayı. Giannis Antetokounmpo da NBA’in en değerli oyuncularından bir tanesi. Bir sezon önce MVP seçildi. Tabii şampiyon olmak, onun verdiği coşku ama bir de bu oyuncuların hoşuna giden tarz benim tarzım. Benim o flexible tarzım, taraftarla olan bütünleşmem, oyuncularla olan ilişkim, takımın oyun şekli, takımı serbest bırakmam ama serbest bırakırken kurallar çerçevesinde serbest bırakmam, cesurca zaman içinde hamleler yapmam… Zaten daha önceden de milli takımlar zamanında da Giannis ile karşılaştığımız zaman da çok ilgi duyuyordu benim tarzıma. İşte o final maçından sonra şampiyon olunca da bu tabi onda doruğa çıktı. Yani şöyle söyleyeyim bugün geldiğim noktada Giannis bir süre sonra bir kulübün genel menajeri genel direktörü olursa ben oraya… Ama o zaman da benim yaşım ne olur bilemiyorum. Fakat NBA’de farklı bir düşünce yapısı var. Şu ana kadar Avrupa’dan Avrupa’da başarılı olmuş, Avrupa’da yaşamış hiçbir Avrupalı koçu head koç olarak almadılar. NBA’in tarihinde bu yok. Nedense onlar bunu şey yapamıyorlar, tamam çok da takdir ediyorlar, “evet Avrupalı koçlar çok iyi, gerçekten çok iyi” diyorlar. Ama onlar Avrupalı koçların orada yapamayacağını düşünüyorlar. Asistan koç olarak 2-3 sene önce benim de bir temasım oldu. Dediler ki “asistan koç olarak gel buraya” ama şimdi ben yani bu kadar kariyerden sonra bu yaştan sonra… Benim özelliğim lider özelliğim, sen bana bir takım vereceksin ki, ben bu özelliği asistan koç olarak kullanamam ki NBA’de. Benim yönetmem lazım. Ama belki korkuyorlar işte oyuncularla olan diyaloglardan ama yani benim özellikle son yıllarda bu konuda son derece gerek saha içinde gerek saha dışında antrenör-oyuncu ilişkilerimde ve bunun sahaya yansıması hep çok pozitif oldu. Bir çok oyuncu kariyerinin en iyi günlerini benim takımlarımda geçirdiğini onlar söylediler. Bunu ben söylemiyorum yani… Bunu Micic söyledi, Larkin söyledi, Sloukas söyledi… Bir çok oyuncu bunu söyledi. Ama dediğim gibi NBA’de olay başarı değil yani… Evet, ben şimdi son 5 yıla bakıldığı zaman 4 defa Euroleague’de final oynamışım 3 tane şampiyon olmuşum. Son 5 yılın sonuç bazında en başarılısı benim. Genelde en şeyi ben miyim hayır değilim. Zeljko Obradovic’in 9 şampiyonluğu var, Messina’nın 4 şampiyonluğu var, yani bir çok antrenör var. Geçmişte onlara gelmemişler ama bugünkü oyun tarzıyla ben aslında bana gelebileceklerini düşünüyordum. Yani en azından transfer etmeseler bile bir çağırırlar, konuşurlar yani; sen ne yaparsın, ne edersin, nasıl oluyor bunlar diye… Böyle bir şey de gelmiyor. Bakıyorsun öbür taraftan çok enteresan seçimler yapıyorlar. İşte şimdi isim vermek istemiyorum ama kendileri biliyorlar, çok enteresan head koç seçimleri oluyor. Ama hiçbir zaman kapı kapalı değil. Ben de hep onu söylüyorum, kapımız açık. NBA’de alt sıralarda, orta sıralarda bir takım olup da yukarıda final, yarı final, şampiyonluk hedefliyorsa cesurca bunu her zaman için yapabiliriz ama belki o da onları çok fazla ilgilendirmiyor yani o kısım. Show business, e Show business tarafında da yani o kısımda da fena değiliz. Bakıyorum bugün Amerika’da Avrupa’da bir takım tekstil firmaları benim o ikon haline gelen yumruklu şeyler satıyorlar. İnternete girin tişörtler satıyorlar, formalar satıyorlar. Bunu ilk kez görüyorum. İşin o kısmının da önemli olduğunun farkındayım. Ama onlar daha bunun farkına varamadılar. Farkına varamadıkları başka şeyler de var biliyorsun geçen iki hafta önce Boston Celtics şampiyon olduğu zaman twit attılar; dünya şampiyonu Boston Celtics diye. Neyse ki benim bu dinamik yapım Euroleague offiacal’a da şey olmuş. Onlar da heralde benden esinlenerek işte bizim fotoğrafımızı, takımı koyarak işte siz önce bu takımı yenin ondan sonra kendinizi dünya şampiyonu yapın diye twit attı Euroleague official sitesi. Valla biz hazırız. NBA çok farklı bir dünya, kendilerini çok yukarıda görüyorlar. İşte gelip de bir Avrupa’da maç yapmak için inanılmaz rakamlar istiyorlar. Geçmişte oluyordu. Ama böyle bir Süper Kupa, buyrun dünya şampiyonu değilsiniz. Buyrun dünya şampiyonu unvanı elde etmek istiyorsanız gelin bizi Euroleague şampiyonunu yenin ve o kadar da kendinize güveniyorsanız siz gelin OAKA’ya hadi bizi OAKA’da yenin diyorum ben de buradan Boston Celtics’e.

NBA’de hangi takımı çalıştırmak ister?

Ergin Ataman: Şimdi tabi ki şey değil, Boston Celtics ile Dallas değil. Onlar zaten final oynadılar, ihtiyaçları yok bana. Konferans’ta aşağılardan bir takımla şey yapabiliriz, alıp yukarıya götürebiliriz. İsim vermeyeyim, şimdi spekülasyon olur. Hemen yazarlar, derler ki Ergin Ataman şu takıma gitmek istiyor derler. Benim hiçbir takıma gitmek, ben gayet mutluyum Panathinaikos’ta. Oralarda olan bir takım varsa sözleşmem bittiği zaman buyursunlar gelsinler konuşuruz.

Anadolu Efes - Bayern Münih CANLI İZLE! Anadolu Efes - Bayern Münih CANLI İZLE!

Real Madrid’e gider mi? Hedefleri neler?

Ergin Ataman: Valla sana şöyle söyleyeyim; Panathinaikos o kadar büyük bir kulüp ki ve ben Atina’daki basketbol tutkusunu hayatım boyunca hiçbir yerde görmedim, hiçbir şehirde görmedim. Ya başka şampiyonluklar da kazandım ben. İşte Galatasaray’da Beşiktaş’ta… Ama hep futbol kulüpleri. Şimdi Real Madrid de öyle, Barcelona da öyle. Öncelik hep futbol, futbol kulüpleri. Fakat Panathinaikos’ta zaten futbolla basketbol ayrı. İki ayrı yönetim, iki ayrı kulüp ama taraftar aynı ama sokaktaki insanların basketbola karşı çok büyük bir tutkusu var. Onun için bana göre şu anda avrupanın en büyük basketbol kulübü Panathinaikos. Zaten şampiyon Panathinaikos. Onun için yani benim idolümde artık şu kulübe gidiyim… Evet, Real Madridler Barcelonalar bunlar çok büyük kulüpler ama futbol kulüpleri, öyle bir şeyim hiçbir şekilde yok. Çok şükür son sezonlarda hep büyük kulüplerde çalıştım. Anadolu Efes de benim için öyleydi. Ama antrenörlükte öyle bir şeyki bu işler bir gün geliyor, o misyonu tamamlaman gerekiyor. Oradan ayrılman gerekiyor. Anadolu Efes’te de aynı şey oldu. Hiç kimse benim Efes’ten ayrılacağımı iki sene önce düşünebilir miydiniz? Düşünemezdiniz. Avrupa’da basketbola damga vurmuş bir takım, 2 sene Euroleague şampiyonu olmuş, ondan önceki sene pandemi senesinde en iyi sonucu elde etmiş. Bir sene içinde koç oradan ayrılıyor. Bazen şartlar seni o noktaya getiriyor. O zaman düşünürüm ben. Ama şu anda benim için öncelik Panathinaikos. Ama tabi ki biraz önce konuştuk ilerde NBA’den bir teklif gelirse bir ilki de yapmak isterim. Biliyorsun kariyerimde hep ilkler var. Yapamadığım tek ilk Avrupalı bir koç olarak NBA’e gidebilmek. Böyle bir teklif ilerde gelirse bunu çok ciddi olarak değerlendiririm. Sırf belki içimdeki bir şeyi daha yapma arzusu. Onun dışında Panathinaikos’ta gerçekten çok mutluyum. Hiçbir kulübe giderim diye böyle bir idolüm yok. Ama profesyonel yaşam, yarın Panathinaikos’tan ayrılırım, her kulüpte de basketbola yatırım yapan her kulüpte de çalışırım.

Fenerbahçe’de çalışır mı?

Ergin Ataman: Eskiden hep buna farklı cevap veriyordum, farklı yorumlar geliyordu. Şöyle söyleyeyim Fenerbahçe kulübü hiçbir zaman bana gelmez, onun için de bu konuyu konuşmanın bir şeyi yok, bir esprisi yok.

Fenerbahçe ile yaşadığı gerginlikler

Ergin Ataman: Şimdi bir kez daha söyleyeyim sen de bunu söyledin. Benim hiçbir camiaya karşı öngörüm, tepkim yok. Benim tepkim o azınlık bir provokatör grupları var… İşte Berlin’de de bunu yaşadık. Benim tepkim onlara karşı. Yani ben bugüne kadar Fenerbahçe’ye karşı Ülker Arena’da çok maça çıktım. Bir kez dahi orada toplu halde Fenerbahçe taraftarına karşı bir hareketim olmadı, ters bir… Zaman zaman hakeme tepki yapıyorsun, bireysel olarak maç boyu sana hakaret eden, küfür eden birisi varsa ona karşı işte güvenliğe söylüyorsun. Ama toplu halde yok. Çünkü bunu anlayabiliyorum yani sonuçta bir rakipsin. Taraftar senin moralini bozmaya çalışıyor. Haksız bir şekilde beni yıllardır bir şeyle eleştiriyorlar, taa Efes’te 2-0’dan 4-2 kazandığımız şeye karşı. Olmamış bir şeyle beni eleştiriyorlar. Defalarca kez bunu anlatıyorsun ama onlar için bu bir şey haline geldi. Ergin Ataman… Şu anda bence sıkılıyorlar mesela. Ergin Ataman yok diye sıkılıyorlar. Çünkü beni orada gördükleri için daha bir heyecan duyuyorlar. İşte şimdi bakıyorsun, takip ediyorum ben; işte Efes’i yendik şampiyon olduk. Bak ne güzel güllük gülistanlık. Oynadık yendik şampiyon olduk. Ee şampiyon olunca kolay tabi. Ama şampiyon olamadığın zaman tabi tepki gösteriyor… O zaman ben şey oluyorum. Ben şimdi rakip takımın antrenörü olarak tabi ki şampiyon olmak için fair-play kuralları içerisinde her şeyi yapacağım. O zaman da benden çoğu beni sevmiyorlar. Hocam işte sen niye Fenerbahçe’ye bunu yapıyorsun. Ya ben Fenerbahçe’ye benim yaptığım şey Fenerbahçe’yi yenip onların elinden kupayı almak, bugüne kadar çok şükür son dönemlerde hep böyle oldu. Bütün hedef maçlarda, çoğunda, yüzde 90’ında kazanan benim takımım oldu. Öyle olunca da tabi ki taraftar kızıyor sana. Bu doğal bir şey ama kızmanın bazı provokatörler tarafından böyle abartılarak olduğunda da ben tepki gösteriyorum. Ben de öyle bir insanım. Ama benim tepkim hiçbir zaman camiaya karşı değil. Ama maalesef şu anda bazı yöneticiler kulüplerini sosyal medya üzerinden yönetmeye çalıştıkları için ve o sosyal medyada yazılanlara güzel, hoş görünmek için onlar da sana karşı bir tepki oluşturunca bu çark daha da büyüyor. Geldiğimiz nokta bu.

Ergin Ataman-Fenerbahçe rekabetinin reytingi

Ergin Ataman: Valla bunu siz basın mensupları daha çok görüyorsunuz. Halk bunu daha çok görüyor. Ne güzel yani sonuçta basketbol bir şov olayı yani benim orada olmam Fenerbahçe’li taraftarları, yönetimi daha fazla motive ediyorsa ne mutlu bana çünkü Fenerbahçe çok büyük bir camia karşılarında beni gördükleri zaman daha çok motive oluyorlarsa ne mutlu. Ama ben de daha çok motive oluyorum öyle olunca. Kazanan da hep son zamanlarda ben oldum. Bu sene bakalım göreceğiz.

Editör: Alihan Çelik