Antalyaspor

Sabri Gülel: Kadıköy deplasmanı çıkış maçımız olacak

Antalyaspor Başkanı Sabri Gülel, kulübe dair açıklamalarda bulundu. Başkan, takım performansını ve yeni transferleri değerlendirdi. İşte detaylar...

Abone Ol

Antalyaspor Başkanı Sabri Gülel, Süper Lig'de geride kalan 4 haftaya, takıma ve transferlere değindi.

İŞTE SABRİ GÜLEL'İN O AÇIKLAMALARI;

Süper Lig'de 4 hafta geride kaldı ve Antalyaspor'un henüz bir galibiyeti yok. Bu dört hafta ile ilgili düşünceleriniz neler? Teknik direktör Nuri Şahin'den, bu dört hafta için bir rapor aldınız mı?

Sabri Gülel: 'Biz, 17 futbolcu gönderdik. 9 tane futbolcu aldık. Bu, büyük ve ciddi bir değişim. Ve Türkiye'de ilk kez iki sezon arası bu kadar kısa sürdü. Topu topu 5 hafta vardı. Bu zaman içerisinde, bu oyuncuları göndereceğiz, yenilerini getireceğiz ve bu oyuncular kamp geçirecek. Biz, ilk kampa kimseyi yetiştiremedik. İkinci kampa 1-2 kişiyi yetiştirdik, üçüncü kampımız zaten 4 günlük bir kamptı. Holtmann orada geldi, Saric daha yeni geldi. Dolayısı ile henüz birbirlerine alışamadılar.

O gün, daha lig başlamadan şunu konuştuk: 5-6 hafta dişimizi sıkacağız. Kötü sonuç alınabilir. Sıfır puanda da olabilirdik. Hayal ettiğimiz puan bu mu, asla değil. İkincisi, eğer bu takımda bir ışık görmesem, emin olun çok ciddi şekilde müdahale ederim olaya. Ben bu takımda, inanılmaz bir ışık görüyorum.'

'ÇIKIŞ MAÇIMIZ FENERBAHÇE'

Çıkış maçı olarak, Samsunspor maçını görebilir miyiz?

'Ben, Fenerbahçe'yi görüyorum. Kadıköy'ü görüyorum çıkış maçı olarak. Orada kazanırız kaybederiz, puan alırız ya da alamayız bilemem ama futbolumuz ile orada, artık takım geliyor dedirteceğiz.'

'NURİ HOCADAN MEMNUNUM'

Kayserispor maçından sonra Necati Ateş& İbrahim Dağaşan ile ilgili bir takım haberler yayıldı. İki isim de maçı stadyumdan takip etti. Bu iddiaların gerçeklik payı var mı?

'Konunun alâkası yok. Necati Ateş'in oğlu ile benim kızım sınıf arkadaşı. Necati'nin oğlu 6 yaşındaydı biz onunla tanıştığımızda. Futbol ile hiç alakamın olmadığı zamanlardan Necati'yi tanırım. Necati maça geldi ve maça geleceğinden haberim yoktu. İbrahim ile de tesadüfen burada karşılaşmışlar. Bir aradalar, akşam beni aradılar, yemektelermiş. Konusu bile geçemez. Ben, Nuri Hocam'dan çok mutluyum. Evet, bir gün her ilişki biter ama biz sabrettik, sabrediyoruz, hocam da çalışıyor, gayret gösteriyor. Öyle bir şey aklımın ucundan geçmez. Ne zaman ki, geçen sezon sonunda gidip gitmeyeceği konusu vardı; o zaman oturdum 5-6 hoca ile görüştüm. Hepsinden de Nuri hocayı haberdar ettim. Hatta o kadar güzel bir şey ki, benim görüşmelerde bulunduğum hoca, Nuri Şahin'i arıyor; "Hocam, senin başkanın ile görüşmeye gidiyorum haberin olsun." Diyor. Ne kadar güzel ilişkiler...

'FREDY AYRILMAK İSTEDİ'

Bir genel kurula gideceksiniz. Yönetimde nasıl bir değişiklik olacak?

'O çalışmalara henüz başlamadık ancak Ekim ayında genel kurul yapılmasını kararlaştırdık. Zaten şu an 11-12 tane yöneticimiz gayri faal. Bir kısım, sayıyı tutturalım diye aldığımız yönetici arkadaşlarımız. Tahmin ediyorum ki, 10-12 yönetici arkadaşımızın yerine kulübe katkı sağlayacak, akıl koyacak ve çalışacak yeni arkadaşlar alacağız.

Geçen gün bir başkan televizyonda açıklama yapıyor; diyor ki "biz, cebimizden şunu ödedik." Bana, bu çok gereksiz geliyor. Bir başkan, kulübe para vermek için gelmemeli. Bir başkan, kulübü paraya ihtiyaç olmayacak seviyeye getirmek için gelmeli. Ama Türkiye'de futbol yönetimi böyle değil. Eski başkanlarımız da para koymuş. Ben, ödünç para verdim. Çünkü o anda, durumu toparlamak zorundaydım.

O ödünç paramı da zamanı gelince alırım, bu kulübü de paralı hale getiririm. İlk defa kulüp para sıkıntısı yaşamıyor şu anda. Üstelik daha Haji Wright'ın parasını almadık. Bu ay gelecek. Ona rağmen kulübün dengelerini toparladık. Çünkü her futbolcudan bir avantaj sağladık. Fredy, ayrılmak istediğini söylemek için geldiğinde, "Fredy, seni çok seviyorum ama bu bir business.

Senden para kazanmak zorundayım." Free gitmek istedi, "olmaz" dedim. 300.000 Euro'nun altına seni bırakmam. Kendisi de fedakarlık yaptı, 75 bin Euro'yu kendisi bıraktı. Bırakacaksın dedim. Ben senin paranı zamanında ödedim mi, ödedim. Verdiğim sözleri yerine getirdim mi, getirdim. Şimdi de sen kulübe para kazandıracaksın. "Bu yaştan sonra nasıl?" dedi; "O zaman vermiyorum, göndermiyorum, kal burada." Dedim. Gecenin bir yarısı, Eyüpspor'un asbaşkanları ile 25 bin euro için 1 saat pazarlık yaptım. 275.000 Euro diyip geçmeyin, 4 futbolcunun bir aylık maaşı.' (Toros Gazetesi)