FUTBOL HABERLERİ: Spor yazarları, Trendyol Süper Lig'in 10. haftasında Fenerbahçe'nin Sipay Bodrum FK'yi 2-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi.
Taraftarın takımı! - Gürcan Bilgiç |
Bu 90 dakika özellikle Mourinho'ya nasıl iyi bir kadrosu olduğunu hatırlatmakla kalmadı, oyuncu grubuna da öz güveni getirdi. Bodrumspor maçına da bu futbolun ne kadar yansıyacağı bekleniyordu. Ofansif kadro, iki altı numara ile orta sahayı bloke etmek, "defansif" sabıkasına karşı Mourinho'nun itiraz dilekçesi gibi aslında.
Not arasına "taraftarın takımı" diye de yazabiliriz. Beşinci dakika sonrasında "hop bakalım" dedi, İrfan Can Kahveci'yi hemen merkeze taşıdı, Maximin'e de "merkeze yaklaş" komutu gönderdi. Fenerbahçe'nin iki açığı artık bekleri; Osayi ve Kostic'ti. Top Fenerbahçe'de kaldı ama, ofansif aksiyon olarak "anlar" bekleniyordu. Herkes istediğini yapmakta özgürdü çünkü bir plan yoktu. Çift santrforlu oyuna veya beklerin tempo getirdiği futbola yeterince çalışmadıkları o kadar belliydi ki… (SABAH)
"MAXIMIN TOPA ÇOK DOKUNUYOR
"İrfan Can, önemli bir oyuncu. Ortaya koyduğu performansla Türkiye'deki bütün futbol camiasının neden oynamıyor sorusunun da haklılığını ortaya koydu. Lider, yaratıcı bir oyuncu. Daha da öteye gidersek göz ardı edilecek bir oyuncu hiç değil. Mourinho'nun iki santrforla oynama tercihinde gollerin Dzeko ve En-Nesyri'den gelmiş olması da Fenerbahçe'nin bu şekilde bazı maçlarda oynayabileceğinin de göstergesi oldu. Fenerbahçe'nin geniş kadrosunun içerisinde oldukça fazla hücum alternatifleri var. Bu oyuncuların doğru kullanımı kadro içi rekabet kadar forma adaleti için de katkı sağlayacaktır. Maximin yetenekli, oyuna ivme kazandıran bir futbolcu. Fakat çok doğaçlama oynuyor. Fenerbahçe'de en çok top kullanma özgürlüğüne sahip oyuncu gibi görünüyor. Ancak çok top kaybı var. Topa çok fazla dokunuyor. Bu yönünü biraz daha takım için geliştirmesi gerekiyor. Tüm bunların ötesinde bu kadar maç sıklığının içerisinde tempoyu düşürmeden kazanmak önemliydi."
Ali Gültiken - SABAH
"SEZONUN EN RAHAT MAÇINI OYNADI"
"Fenerbahçe, sezonun en rahat maçlarından birisini oynadı. Rakip Bodrum; dirençsiz, meziyetli oyuncuları az olan bir takım. Bu da çok doğal. Ayrıca kalecileri iki golde de büyük ikramda bulundu. Fenerbahçe, bu sene çok az maçta yaptığı üzere En-Nesyri ve Dzeko ile çift santrfor başladı. Bunu tabi karşılamak lazım... Evde oynuyorsun, üstelik zayıf bir rakibe karşı. Kalecinin birinci ikramı hatalı bir çıkış. Boşa çıkıyor, kaleyi boşaltıyor, En-Nesyri de boş kaleye kafayla golü yapıveriyor. Aslında Fenerbahçe daha ilk yarıda dördü, beşi bulabilirdi. Sahadaki en iyi oyunculardan birisi Maximin. Dribbling özelliği var, topla çabuk. Özellikle hücumdaki arkadaşları onu biraz anlayabilseler çok pozisyon yaratır. Amrabat da iyiydi... Hem defansif anlamda hem de attığı ölümcül pasla. İkinci yarıda Bodrum kalecisinin diğer ikramı geldi. Topa kısa vurdu, Amrabat hemen Dzeko'nun önüne oynadı. O da golü yaptı."
Ahmet Çakar | SABAH