30 Ağustos Zafer Bayramında Atamızın masmavi gözleri önünde,dolu tribünler,baskılı başlangıç,doğru saha içi yerleşimi, iç saha oyununu oturtmaya başlayan Fenerbahçe ve en önemlisi, ligi camiayı en kısa sürede tanıyan bir teknik direktör…
İlk yarım saat çok iyi baskıyla başlayan Fenerbahçeyi asla panik yapmadan ayağa oynayarak çıkmaya çalışan Alanya’nın gerideki kurgusunu görerek geçirdik.Ancak bu baskıda hata yapmamak mümkün değildi. Mourinho bilinçli ve taktiksel baskısını görmek keyif vericiydi. Her rakibe ayrı baskı çeşidi görmeye başladık. Sonuç da aldık. Fenerbahçe bolca pozisyonu cömertçe harcadı. Bu kadar yoğun enerji harcadığı dönemde gol bulamaması oyunun geri kalanı için nasıl bir kondisyon koyacağı bize ilerisi için bilgi de verecekti.
Nitekim Fenerbahçe oyundan düşmeye başladığı anda, dakikalar 42'yi gösterdiğinde, saf kalite Dusan Tadic ceza sahası içinde panikleyen arkadaşlarla ders verir nitelikte mükemmel bir birleşik hareketle yan ağlara ayak içi pas attı. Bu kadar iyi oyuna rağmen kaosa dönmesi an meselesi olan maçı ev sahibi lehine çevirdi.Notlarıma tam olarak bu dakikalarda sıkışan maçları açacak oyuncu eksikliği yazacakken, Tadic “ben buradayım“ dedi.
İkinci yarı oyunu daha geride rölantide kabul ederken bir kaza golü yemek üzereyken, Tadic bu sefer ayağının üstüyle bütün klasını kaleci Ertuğrul üzerinden aşırttığı topla gösterdi.
Yine de İrfan Can Kahvecinin iç saha denklemine başlangıçta girmesini umuyorum.Onun girmesiyle 3. golün gelmesi ve sahadaki oyun zekasının artması asla tesadüf değil.
Hakem ikili mücadeleleri oynattı ve oyun Fenerbahçe adına akışkan bir hal aldı.Normalde oyun uzun süre duracak ve tempo bozulacaktı.Bu durum yıllarca Fenerbahçe aleyhine işliyordu.Özellikle Avrupa maçlarında gördüğümüz ikili mücadeleye izin verilen oyun anlayışını bu maçta görmek beni sevindirdi.
Maçın 11ini gördüğümde kazanan takımı bozmaması gerektiğini düşündüğünü gayet iyi anlıyorum.Başlangıçta El Nesry ve İrfan tercihi kafamda bazı soru işaretleri yaratmıştı.Geçen hafta oynanan Rizespor maçına kadar Mourinhonun ligin dinamiklerine aykırı tercihlerinin olma ihtimali düşündürücüydü.Ancak onu tanıdıkça takım ve kimlik inşa etmeyi, oyuncu özellikleri ve kaliteden daha ön planda tuttuğunu anladım.İrfan Can ve El Nesry kampa geç katıldı.Dzeko ve Tadic geçiş döneminde takıma çok daha fazla yardımcı oldu.Milli araya kadar bu ikiliye daha fazla süre verip sonrasında Avrupa rotasyonuyla beraber alınan dakikaların eşitleneceğini düşünüyorum. Bu sancılı geçiş süreci Göztepe beraberliği gibi ufak bir sıyrıkla atlatılmış gibi duruyor.Cl elemesi için fikrimi yazının sonuna saklıyorum.
Avrupa Serüveni
Yıllardır Fenerbahçeliler, Mourinho hayali kuruyordu. Ne kadar ligdeki 10 yıllık başarısızlıktan sonra yerel şampiyonluk için gelse de, Mourinho ile şampiyonlar liginde yer almak ve bu serüveni yaşamak paha biçilemez olurdu.Ancak Fransa Ligi'nde son saniye golüyle Brest mucizesi gerçekleşti ve Fenerbahçe, Lille ile eşleşti. Brest rahatlıkla elenebilirdi, burada bir şanssızlıktan bahsedebiliriz. Devamında, turu hak etmemize rağmen, Lille karşısında son dakika golüyle elenip Şampiyonlar Ligi'ne katılamadığımız için çok üzüldük ve Avrupa Ligi'ne katıldık.Ben işin bu noktasında biraz bardağın dolu tarafından bakmak istiyorum.
Yeni format gereği Fenerbahçe 3 yıl üst üste şampiyon olsa dahi Avrupa kupası hayali kuramazdı. Çünkü Şampiyonlar Ligi'nde kupa, Türk takımları için imkansız bir beklenti. Şampiyonlar Ligi'nden alt kupaya düşme kaldırıldığı için başarılı olabileceğimiz tek kupa, yani Avrupa Ligi'nin önü kapanıyordu. Fakat bu şanssızlık, yani Lille’e elenmemiz, format değişikliği ile Şampiyonlar Ligi takımlarının katılmadığı bir Avrupa serüvenine başlamamızın önünü açtı.
Mourinho ile bir Avrupa kupası kazanma hayalimiz varsa, bu sene o sene olabilir.
Transferlerin neredeyse tamamlanmasıyla Mourinhonun Avrupa’da rotasyonu çok iyi kurgulayacağı düşünüyorum.Ligdeki şampiyonluğun 3 adayı Bjk,Gs ve Fb arasında bu dengeyi sağlayacak kadro derinliği açısından en zengin takım Fenerbahçe.Her 3 takımında aynı kupada oynuyor olması, detaylarla şampiyonluğun belli
olduğu ligimizde bu durumun belirleyici olacağını düşünüyorum.