2023-24 Sezonunun Lig Şampiyonu ile Kupa Şampiyonu arasında oynanan Süper Kupa Maçı en az 20 yıl unutulmayacak bir sonuçla Beşiktaş’ın oldu.

 Maç öncesi son şampiyon Galatasaray transfer dönemi takım bütünlüğünü korumuş tek eksiği olan alternatif santrafor takviyesini de yapmış, haliyle kupanın favorisi olarak gösteriliyordu. Beşiktaş ise yeni hocası sınırsız transfer ihtiyacının en az yarısını tamamlayamamış takımı ile taraftarını biraz endişeli bir haleti ruhiyeye sokmuştu. İbre doğal olarak Galatasaray’dan yana idi.

            Ancak maç öncesi takımların durumundan önce son 2 aydaki gelişmeleri de bu maçın sonucuna olan etkisini göz ardı etmemek lazım. TFF’deki değişimin hakemler üzerindeki baskıyı kaldırdığını gördük. Mehmet Büyükekşi’den kurtulan Türk Futbolunun Geleceği hakkında olumlu beklentiler içine girebiliriz. Erden Timur’un Galatasaray Futbol Yönetiminden ayrılmasının Galatasaray Transfer Yeteneğini olumsuz olarak etkilediğini söylemek gerek.

            Maça gelince;

Beşiktaş oyuna 1-0 önde başladı. Sonrasında Galatasaray’ın oturmuş kadro avantajı ile Beşiktaş’taki olumlu değişimin çatışması içinde geçen bir ilk yarı izledik. Karakartalın sezon öncesi hazırlığının daha iyi olduğunu anladık. Fizik üstünlüğü maçtaki farkın da sebebiydi. Dar alanda oynama disiplini top tekniği yüksek takımlarda muazzam seviyede işe yarasa da şu anki Beşiktaş için maalesef biraz riskli duruyor. Savunmayı ileriye çıkarmak büyük takımların alışkanlığı lakin ilk yarı Galatasaray Oyuncuları son paslarda biraz daha zeki olabilselerdi başka bir maç izleyebilirdik.

İkinci yarı Galatasaray, Beşiktaş’ın arka bölümündeki boşlukları değerlendirmek için Barış Alper Yılmaz ve Batshuayi’i oyuna alırken Giovanni Van Bronckhorst(GVB) bu hamleyi bekliyor olmalı ki takımın boyunu uzatıp ön alanda da ciddi bir baskı ile başladı. Bu G.saray’ın oyun planını bozdu. Dakikalar geçtikçe Beşiktaş yeni takım sendromu etkilerini üzerinden attı. İkinci golden sonra G.saray sezon öncesi hazırlıklarının eksik olmasının da tesiriyle oyundan düştü. Sonrasında Beşiktaş saha içinde büyümeye başladı. Ve sonuç Rafa Silva ve Arkadaşlarının muazzam zafere ulaşmasını sağladı.

            GVB oyunu gerçekten iyi okuyan bir Teknik Direktör. Kimsenin beğenmediği Onana hamlesi ile Gedson’u ileri atmak çok doğru bir karardı. Torrera ve Berkan’ın da saha dışına alındığı bir anda orta sahaya kaya gibi oturdu. Bu noktada ibre tamamen Beşiktaş’a döndü. Salih ve Onur Bulut’un oyuna girer girmez bir gole direkt katkı vermesi, Mustafa Erhan Hekimoğlu’nun 1 Kırmızı Kart göstertmesi ve 1 gol atması öncelikle puanı hocaya yazar.

            Mert kendisine ulaşan belki de tek topu kurtarması kendisine olan güveni daha da artırdı. Kalede sorun yok.

            Savunma bölgesinde yeni transfer ‘’Cuk’’ oturmuş. Colley fena değil ama oraya iyi bir transfer lazım. Aynı durum sahanın en iyilerinden Masuaku için de geçerli. İstikrar sorununu aşabilirse zaten ligin en iyi sol beki. Beni en çok şaşırtan Svensson oldu. Özellikle 2. Yarı muhteşemdi. Attığı gol başarısının bir ödülü oldu. 1 gol 1 asist sağ bek için çok iyi bit istatistiktir.

            Beşiktaş’ın bana göre diğer alanlara nazaran daha zayıf olduğu bölge Orta saha idi. Gedson son pasları başarıyla yaparsa, Musrati bu ağır halinden kurtulup hızlanırsa burası iyi hale gelebilir. Ben Musrati’nin yeterli olmadığını düşünüyorum. Beşiktaş takım içerisinde bile buraya daha iyi bir alternatif yaratabilir. Özellikle kapanan takımlara karşı faydalı olacağını sanmıyorum. Beşiktaş Ortasahasının mücevheri Rafa Silva. O olmasa geçen yıldan bir farkı kalmaz bu takımın. Rafa Silva’yı anlatmak bir makale ile olmaz, kitap yazmak lazım.

            Hücum hattının en hareketlisi Immobile maçın da adamı oldu. Çok iyi bir oyun çıkardı. Attığı goller, penaltı öncesi Gedson’a attığı pas ve bunları bir final maçında yapması Beşiktaş Taraftarının yeni Mario Gomez’i olacağının işaretleridir. Yerine oyuna giren genç yıldız Mustafa Erhan Hekimoğlu da attığı gol ve sebep olduğu Kırmızı Kart ile burada bir sorun yaşanmayacağını bizlere müjdeledi. Ancak kanatlarda sıkıntı var. Beşiktaş’ın ve Türk Futbolunun gözbebeği Semih Kılıçsoy’un form düşüklüğü ve kaleden uzaklaştıkça veriminin düşmesi, GVB’un onu kaleye yaklaştıracak bir oyun formülü üretmesini mecburi hale getiriryor. Eğer takım sezon boyu bu oyunu oynayacaksa Semih’e gelen transfer tekliflerini değerlendirmek gerekiyor. Hem takıma kaynak oluşturur hem de sisteme daha adapte olabilecek bir transferle takım etkinliği artırılır.

Diğer kanat Rashica ise oldukça faydalı oynadı ancak orası yeni sezon için Ghezzal tipi bir kaliteli kanat oyuncusu istiyor. Muhtemelen bu mevkiye transfer yapılacaktır.

            1981-82 sezonu öncesi 14 yıl şampiyon olamayan Beşiktaş, o yılların en iyi 2 takımından biri Fenerbahçe’yi hazırlık maçında 3-0 gibi o yıllar için spekteküler bir sonuçla yenmiş ve sezon sonunda da şampiyon olmuştu. Bu galibiyet o sezondaki gibi bir etki yaratabilir.

            Daha uzun yıllar konuşulacak bir sonuçla Süper Kupayı kazanan Karakartal doğru 2-3 takviyeyle şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olduğunu dün gece gösterdi. Siyah Beyazlı taraftarlar artık daha umutlu ve heyecanlı. Takımın geçen yıl ki enkazdan bu hale gelmesinde emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.