Birçok G.Saray taraftarının kuşkuyla baktığı Kayserispor mücadelesini sıfır endişe ile izledim. Yakın çevremdeki arkadaşlarıma da çok rahat bir maç olacağını ifade ettim. Perşembe geceydi yanılmıyorsam, sevgili Can Tongo’nun space odasında dile getirilen endişelere “rahat olun” diye yanıt verdim.
Futbol sahasına ilişkin olarak o kadar keskin cümleler söylenmemeli ve söylemem de genelde. Ancak bu keskinliğin sırrı Kayseri’nin kupadaki F.Bahçe sınavıydı. Staddaydım. Merkezi boşalttıklarını, savunma hattının sıkıntılı olduğunu çıplak gözle gördüm. Yetmedi, Ümraniye maçlarını da alıcı gözle izleyince, Çağdaş hocanın stratejilerinin G.Saray türü büyük takımlara son derece romantik olacağına dönük fikrim olgunlaştı.
Cuma akşam birçok şey beklediğim gibi oldu. Sadece G.Saray’ın 1 gol yemesi beklenirdi; onu da rakip takım beceremedi. Icardi “pas şov” yaptı. Milo, “seneye de varım” dedi. Zaniolo “gitsem de ruhum burada kalacak” mesajı verdi. Oliviera “maestro benim usta” şeklinde konuştu. Adını zikredemediklerimde de görev bilinci üst düzeydeydi.
Sırada 18 Nisan Salı günü deplasmanda Alanya maçı var. Sonra da 23 Nisan’da içeride Karagümrük! Elbette futbolda her şey var. Bu düşüncelerimiz tam tersiyle hayata geçebilir. Ancak biraz da risk alarak söyleyebilirim ki G.SARAY gerek Alanya, gerek Karagümrük maçlarını üçer puanla kapatır. Alanya geçirgen bir takım ve G.Saray karşısında tıpkı Kayseri gibi açık vererek oynayacak. Antalya mücadelesinde bunun izlerini gösterdi. Karagümrük’te ise gerek bazı oyuncular, gerekse hoca açısından RAHAT GİDEN SEZONU SÜSLEME MAÇLARI BUNLAR. Ne kapanırlar, ne oyunu çirkinleştirirler. G.Saray’ın iki maçta da gol yeme ihtimali %51… İkisini de kazanma ihtimali ise bende %75…
Gerek set oyununda, gerek geçiş oyununda ideal kadrosuyla sahada yer alan G.Saray’ı geçmek güç. Oyun gücünden daha fazla bir oyuncu gücüne haiz olmak büyük avantaj. Ve görüldü ki bu takımın ideal 11’i NANDO-BOEY,NELSON,A.KADİR,ADE-TORERİA,OLIVIERA,MERTENS-MİLO,KEREM,ICARDI… Tek tereddüt solbekte olabilir. Orada da Kazımcan ve Dubois zenginliği var. Şu ortamda Zaniolo’nun ilk 11 oynaması gerek ritm, gerek mevkii boyutunda söz konusu edilmemesi gerekir. Geçişe de sete de yatkın oyuncu grubunun (Okan hocada en çok eleştirdiğim konu olan SOSYAL ADALET DUYGUSU ile) bozulmasına bozulur taraftar ve camia!
Bir yerden sonra sezonda hedef de bu kadar yaklaşmışken, idman performansına göre forma dağıtmaktan ziyade birlikte oynayabilen deneyimi yüksek oyuncularla sahaya çıkmak daha akıl kârı…
Bu ideal 11 de “top oynamak isteyen rakiplere düşman, kapanan takımlara dost” kadrodur. Ben ne Alanya’nın ne Karagümrük’ün kapanacağını sanıyorum. Yakın vadede en çok kapanmasını bekleyeceğim takım önümüzdeki 5. maçta sarı-kırmızılıların gideceği deplasman olan Esenyurt… İstanbulspor maçına dörtte dört ile gidilirse (ki zor) oradaki coşkulu oyuna duvar dayanmayabilir.
“Keşke her hafta Kayserispor ile oynayalım” dediğinizi duyar gibiyim.