Thomas Müller: "Almanya'da süperstarlara inanmıyoruz. Bize küçük yaşlardan itibaren tek başımıza parlamak değil, takım olarak oynamak öğretiliyor. Bu yüzden Ballon d'Or kazanan çok fazla Alman oyuncu göremezsiniz. Ama ironik bir şekilde milli takım formamızda 4 yıldız görmenizin nedeni de budur."
Thomas Müller’in başarıya ulaşmak için takım olmak, yıldızlara sahip olmaktan daha önemlidir bakış açısı, Türk takımlarının bu sezon UEFA Avrupa Ligi’ndeki şansını değerlendirmek açısından oldukça anlamlı.
2024-25 sezonu UEFA Avrupa Ligi, Türk takımları için heyecan verici bir mücadeleye sahne olacak. Son yıllarda Türk kulüplerinin Avrupa'daki performansı çok da istediğimiz bir seviyede olmasa da, bu sezona da yenilenen kadrolarıyla takımlarımız adına yine umut dolu başlıyoruz.
Özellikle bu sezon özelinde baktığımızda, Türk takımlarının kadrolarında rahatlıkla süperstar olarak adlandırılabilecek kalitede birçok futbolcu mevcut. Fakat bütün bu yıldızların kadroda bulunuyor olması başarı için yeterli değil. Başarıya ulaşmak adına öncelikle futbolun bir takım oyunu olduğunu unutmamak gerekir. Saha içindeki uyum, iletişim, ortak hedefler doğrultusunda oynama arzusu ve en önemlisi aidiyet başarının temel taşlarını oluşturur. Dolayısıyla asıl mesele, bu oyuncuların nasıl bir arada oynayacakları ve takım olarak nasıl bir bütünlük gösterecekleridir.
Türk takımları, bu sezonki mücadelelerinde, bireysel yeteneklerin yanı sıra takım oyununa odaklanmak zorundalar. Her maç, sadece 11 kişinin değil, aynı zamanda kulüp kültürünün, taraftarların ve yönetimin bir araya geldiği bir dayanışma göstergesi olmalı. Bu tür bir sinerji, sahadaki performansı da doğrudan etkiler. Takım olmanın getirdiği motivasyon ve dayanışma, zorlu rakipler karşısında mutlaka bir avantaj sağlayacaktır.
Tabii ki takım olma olgusuna tek taraflı bakmamak gerek. Bizim güçlü takımlara karşı oynarken takım olmamız ne kadar önemliyse aynı şekilde kâğıt üstünde bizden daha zayıf rakiplere karşı oynarken de rakiplerin de bir bütün olarak hareket edebilme yetkinliklerine dikkat etmek ve rakibi küçümsemek gibi hatalara düşmememiz gerekir.
Takım olmanın getirdiği motivasyon ve dayanışma, zorlu rakipler karşısında büyük bir avantaj sağlar ve güçsüz olarak nitelendirdiğimiz takımlar bize sahayı dar edebilir, hiç beklemediğiniz puan kayıpları yaşayabiliriz. Zira bunun örneklerini maalesef her sene acı tecrübelerle yaşıyoruz.
Sonuç olarak, Thomas Müller’in sözleri, Türk takımlarının UEFA Avrupa Ligi’nde zafer için izlemesi gereken yolu çok güzel özetliyor. Yıldız oyunculara sahip olmak elbette avantaj; ancak gerçek güç, takım olma ruhunda gizli. Bu sezon, Türk takımlarının güçlü / güçsüz bütün rakiplerine karşı bu anlayışla hareket etmeleri, Avrupa’da bize başarıyı getirecek en önemli unsur olacaktır. Umarım UEFA Avrupa liginde bu hafta, heyecan dolu maçlarla dolu, başarılı bir yolculuğun başlangıcı olur.